Sayfalar

6 Haziran 2011

Ahhh!ahh! olsa da yesem böyle doyasıya!

Tivitır'da dolanırken- twitter yazmaktan daha çok hoşuma gidiyor- bir arkadşaımın karpuzla ilgili paylaştığı yazıyı gördüm.

Şubattan beri gurbet ellerdeyim, şubattan beri karpuz-kavun var marketlerde. Hem de bizdeki gibi öyle sadece Macro Center gibi yerlere de özel değil hepsinde var. Yok büyük mü geliyor sana,bölmüşler ikiye,streç filmle sarıp satıyorlar.
Ben Türk'üm kardeşim has mı has. Yer miyim kış gününde karpuz,hamile değilim ki aş ereyim de yiyeyim. Hem ne anladım o zaman "karpuz kabuğu denize düştü" sözünden.
Sonracığıma efenim karpuz soğuk olacak, şöylee açık bir alanda yanında beyaz peynir ve ekmekle yenecek. Bunların adam gibi peyniri de yok ki, şöyle ezine gibi. hatta beyaz peynirleri bile yok,kaşar ve türevleri var. Ne anladım ben o zaman karpuz yemişim yememişim.

Bir de kavun var tabii, ah ah kokulu kokulu topatanı koyacaklar önüme sabaha kadar yerim;kavunda fena seçiyimdir kokulu olacak böyle ohh misler gibi.
Karpuz-kavun demişken geçen sene yaz başında en küçük amcam yazlığın bahçesine karpuz çekirdeği ekmiş bi'kaç tane. Onlar büyümüş bahçeyi kaplayıp karpuz olmuşlardı.çok büyümemişlerdi ama olsun. bahçeden meyve topladık ya yeter.bu sene devamını kayısı ile sürdürmeyi düşünüyorum. belki kayısı ağacımız olur bir de ha?

bir de itüsözlük görsellerindne aldığım çok da tatmin etmese de beni bir karpuz-peynir fotoğrafıyla bitiriyorum yazıyı.


pek tabii ki de
HAYDİ KIZLAR DİETE!!!!!!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder