Sayfalar

29 Kasım 2010

1 Aralık



Kendi adıma geçen sene bir iki uğraşta bulunsam da hala yıkamadım HIV+ 'e karşı olan önyargımı.Karamsar bir giriş yapmamın sebebi önyargımı yıkamamış olmam değil, bu sene az biraz olsun yıkmak için etkinliklere hiç değilse seyirci olarak katılmayı düşünüyordum. Aynı saatlere denk gelen mevcut iki vizem ise bunu sonuna kadar engellemekte. Neyse önyargıların yıkılması başka bahara kaldı.
Gene de,Pozitif Yaşam Derneği önderliğinde hazırlanan ve birçok siviltoplum kuruluşunun katılımıyla -katılanlardan duyduğum kadarıyla- birhayli eğlenceli geçen 1 Aralık Dünya AIDS Günü programı katılmayı düşünenler, isteyenler, unutanlar için :)
1 Aralık Dünya AIDS Günü 2010 Akış Programı

09.30 - 10.30 Galatasaray Lisesinin önüne toplanma ve alan hazırlıkları


...10.30 - 11.00 Panayır alanı etkinliklerin başlangıcı;

• 3 insan boyundaki Kurdele Kadın ile materyal dağıtımı
• Foto Şipşak ile fotoğraf çekimi ve taleplerin yazılması
• “Buradan Yetkililere Süslenmek İstiyoruz” Fotoğraf Sergisi


11.00 - 11.30 Basın açıklaması (Galatasaray Meydanı)


Enf. Uzm. Dr. Muzaffer Fincancı
T.C Sağlık Bakanlığı İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Şefi

Dr. Gökhan Yıldırımkaya
Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Üreme Sağlığı Koordinatörü

Nejat Ünlü
Pozitif Yaşam Derneği Başkanı


11.30 - 12.45 Yürüyüşün başlangıcı

— Sambistanbul ritim grubu eşliğinde, tahta bacaklar, pandomima, jonglör ekibi ile kortej halinde yürüyüş

13.45 - 13.30 Taksim Meydanı’na varış

— El Ele Kurdele (Ele tutuşarak AIDS simgesi olan kırmızı kurdele şekli verilmesi)
— Yürüyüş boyunca çekilen fotoğrafların renkli mandallarla panoya asılması ve toplu resim çekimi

facebook etkinlik sayfası için burdan

9 Kasım 2010

En güzel bayram çikolataları burdaaa!!!

Yaklaşan her ne kadar Kurban Bayramı da olsa , bayram diyince akla ilk çikolata geliyor.Bu bayramda biraz farklılık yapıp kendi çikolatanızı kendiniz de yapabilirsiniz.Birkaç çikolata kursu buldum sizler için :) -çikolatanın da kursu olurmuymuş demeyin ,neden olmasın =) diğer farklı kursların da haberlerini yapacağım yakın vakitte -

Chef's İstanbul Mutfak Atölyesi





Sitelerinde bayramdan önce çikolata kursu görünmüyor.
En yakın tarihler 27 ve 30 Kasım.Fakat 4 kişi ve üstü özel gruplara hafta içi ve hafta sonu ders konabiliyor.
Kurs ücreti:90 TL+KDV
web sitesi chef'sistanbul
Yer: Beyoğlu







Çikolata Fabrikası




En yakın tarihler Kasım Ayı boyunca her çarşamba ve cumartesi günü çikolata kursları mevcut.
Kurs ücreti:90 TL
web sitesi:çikolatafabrikası
Yer: Teşvikiye



veeee gelelim benim bu post aklıma nerden geldi :)



Mutfak Sanatları Akademisi

Gerek profesyonel gerekse amatör kursları ile bu kulvarda hayli ön plana çıkan MSA'nın aylık programını incelerken Bayram Çikolataları kursuna rastladım, ordan geldi aklıma =)
En yakın tarihler
13 Kasım-Bayram Çikolataları
4 Aralık-Yeni yıl Çikolataları
Kurs ücreti:130 TL
web sitesi:msa
Yer: Maslak



MSA ve çikolata demişken NTV için hazırlanan Mutfak Sanatı programından bir çikolata tarifi ekleyeyim ,denemedim ama en kısa zamanda deneyeceğim, deneyen haber etsin:)

Biberli Çikolata

Çikolata Kaplama
400 gr bitter çikolata
60 gr kakao yağı

- Benmari için küçük bir tencerede hafifçe kaynayan suyun üzerinde cam ya da paslanmaz çelikten bir kap hazırlayın

- Konfiseri bitter çikolatayı kabın içerisine koyun ve kakao yağı ile birlikte karıştırarak eritin

Biberli dolgu
80 gr krema
200 gr sütlü çikolata
45 gr tereyağı
2 y.k dövülmüş tane karabiber

- Kremayı ocağa koyun ve kaynamaya başaladığında altını kapatın. İçerisine çikolataları ve dövülmüş tane karabiberleri ilave edin

Yapılışı:

- Çikolata kalıbını pamuklu bez yardımıyla ve az bir yağ ile yağlayın

- Kakao ile birlikte erittiğiniz çikolatayı kalıba doldurun

- İçinde oluşan hava kabarcıklarını gidermek için kalıbı tezgaha hafif hafif vurun

- Fazla çikolatayı sıyırın

- Çikolata oturana kadar soğutun, çikolata kalıbını sıyırın

- Biberli çikolata dolgusunu sıkma torbası yardımıyla çikolata kalıbına sıkın

- Çikolata kaplamasını eklemeden önce soğutun

- Çikolatayı kalıbından çıkarmak için tezgaha hafifçe vurun kolayca çıkacaktır.

MSA'dan biberli çikolata

29 Ekim 2010

Sosyal Ağ filminden arta kalanlar

Bir kavga nelere yol açabilir ?
Peki ya bloga girilen bir yazı - post demek istemedim-

Bilmem izlediniz mi ama , iki soruya verilen cevapların ortak kümesindeki yer alanlardan biriymiş TheFacebook, şimdiki adıyla Facebook.

Facebook'un kurucularından Mark Zuckerberg'in şimdinin fenomeni olan Facebook'u kurduğu vakti anlatıyor .

Oturup size film özeti ya da yorumu yapamayacağım, pek iyi değilim çünkü bu konuda.
Blog diyince gene arada bir hatırladığım blogum geldi . Yok cidden canlandıracağım bu sefer :)

İzleyen listemde yer almayıp izleyenleri de sayarsak 2 elin parmaklarını geçmiyor beni izleyenler. Belki de bu yüzden yazmak istemiyorum -izleyenlere sözüm yok,sadece onlarla zaten paylaşabiliyorum gibi düşünüyorum herhalde bilinçaltımda.-
Ama yok ben bunu canlandırcam :)

sevgilerle
kalın sağlıcakla :)

1 Ekim 2010

3003 de ardımda kalanlar


Ne zamandır gelmek istiyordum Bozcaada'ya.30-03 (eylül-ekim) arasında ben sonunda Bozcaada'ya gelebilmişken İstanbul'da neler neler bıraktım:


İstanbul Design Week 29 eylül-3 ekim 'de Eski Galata Köprüsü'nde:



Kenan Doğulu 1 ekimde Kuruçeşme Arena'da : Turkcell kampanyası ile standtan kontör yükleyen ya da faturalı hat numarasını verenlere davetiyesi ücretsiz



7 ilde daha devam edecek olan kampanyanın detaylı bilgisi



İstanbulAvrupa Kültür Başkenti 2010 Gönüllü Programı'nın projelerinden biri olan mahalle şenliklerinden 2. si Rumeli Kavağı Mahalle Şenliği 2-3 Ekim'de Rumeli Kavağı'nda
mahallelilerle gönüllülerin birlikte hazırlandığı bu güzel haftasonu etkinliği için buyrun
not: programı çok da incelemeye gerek yok,muhakkak eğleneceksinizdir :)

28 Ağustos 2010

canlı buldumbuldum.com


Perşembe günü bir arkadaşımın doğum günüydü -iyi ki doğdun,iyi ki varsın,iyi ki hep yanımdasın :) - , Kanyon'da bir şeyler yapmayı plandık. Sinema bitimi ile iftarın arasında da Kanyon'da dolanırken farkettik ki Kanyon'un B1 katında - metrodan çıkıldığındaki ilk kat - bulunan Paşabahçe,Makrocenter tarafınki kiosklardan kapanan mantıcının - cidden çok kötüydü mantısı ,kapandığına şaşırmamak lazım - yerine BuldumBuldum.Com 'un kiosku açılmış .

BuldumBuldum.Com'a girdiğimde gördüm ki Avrupa yakasında Kanyon'a mağaza açılırken ,Anadolu yakasında da Capitol'e açılmış.Onlara da farklı hediye peşinde koşturanlara da hayırlı olsun :)

**daha önce paylaştığım sivrisinek kovar'ı gördüm ama galiba bilinçaltım görmezlikten geldi çok ilgilenmedim.

17 Ağustos 2010

vızZZ !

dün sabah radyodaki bir dj " bir haftadır sağlıksız uyku uyuyamıyorum istanbul'da" dedi. evet inanılmaz bir sıcak var istanbul'da.
son bir haftanın yarısını istanbul'da yarısını da tekirdağ'da geçirdim. hadi istanbul tek S var ama tekirdağ da S x2 iki olur : sıcak+sivrisinek

2 haftaya kadar karıncaların hepsi ölsün istiyordum, ama vazgeçtim sivrisineklerin hepsi ölsün!

hele ki kanımı emecek olan gelecek nesilleri farkında olmadan beslemek var ki o daha da çok oturuyor içime !





ısırmasınlar diye yaz gününde uzun kollularla geziyorum , gene de ayağımdan parmağımdan yiyorlar .halbuki ben onlara acıdıyıp elektroşoklu sivri sinek kovardan almaktan vazgeçmiştim .







siz de bana acıyın ey sivriler !

4 Temmuz 2010

ee nihayet!

Sene 2004.15 yaşındayım.
Yurtdışına birçoğumuzun ilk çıkışımız. Almanya'da liseden arkadaşlarımla alışveriş yapıyoruz,genelde de duraklar kıyafet mağazaları ,hele ki H&M keşfedilmiş kaçar mı!?.

Karşımda çizgili bir elbise var,çok beğendim,alacaktım da, ta ki etiketteki "Made in Turkey" yazısını görünceye kadar. Ülkemde çok daha ucuza bulurum belki demiştim.Onu değil belki ama çok daha fazlasını buldum canım ülkemde.

Elimize belki de H&M fişi hiç geçmemiş olsa da birçoğumuzun dolabında Türkiye'deki fason üretimi ve o çok sevdiğimiz ihraç fazlası vakası ile dolabımızda yer edinen
H&M Kasım ayında resmi olarak Türkiye'de(!),Bayrampaşa'daki Forum İstanbul'da.

3-4 sene önceden de Türkiye'de İstinye Park'ta açılması beklenirken kısmet Forum İstanbul'aymış

Resmi olarak mağazası açılacak olsa da , fason üretimler ve ihraç fazlaları sayesinde belki, bir sonraki sezonun modasını da pasaj ve pazarlardan öğreniriz ya ,kısmet :)

Kanada'daki %50 indirim zamanında çekilmiş bir fotoğraf.
bizde adettir büyük bir firma hele de Türkiye'deki ilk mağazasını açıyorsa yapılan dehşet indirimi sömürmek için geceden kuyruk oluşur ya , kısmet diyelim.


İnanmayanlara : h&m resmi sitesi

Kendime not : Ne zamandır gitmek istediğim Akvaryum ile Buz Müzesi'ne de en geç Kasım'da giderim heralde.

erkeklere not bu haber sizi de ilgilendiriyor -gayet ciddiyim :)

28 Haziran 2010

gece nette kalanlara


bimeks her gece web'e özel akşam 9-sabah 9 (21:00-09:00) arası belirli bir ürüne ya da birçok ürüne indirim yapıyormuş , onların tabiri ile "gece kuşları" benim tabirimle " uyku tutmayanlar" grubunun teknoloji meraklılarının bilgisine :)
burdan buyrun : bimeks

20 Haziran 2010

tapi kalkmak

Gazetelerin cumartesi pazar eklerini okumayı çok severim, siyaset dışındaki güncel ve farklı konular .
Bugün de dünden okuyamadığım eklere göz atmak için Hürriyet'in cumartesi ekini elime aldım. "10 babadan 10 unutulmayan ders" başlıklı bir yazı vardı iki sayfa boyunca.Farklı meslek gruplarından babalarının ya da kendilerinin yaptıklarıyla öne çıkan kişilerle yapılmıştı röportajlar. Bir tanesi de yarın yanında stajımın başlayacağı Cengiz Bektaş ileydi .
Cengiz Bektaş'ın yanında stajyer olduğumda çok şey öğreneceğimi söylemişti birçok kişi; ama stajım başlamadan da öğreneceğimi düşünmemiştim.
Röportajda Cengiz Bektaş "tapi kalkmak" terimini kullanmış.Bilmiyordum ilk defa duymuştum bu terimi.Babasından öğrendiği en önemli şey olarak açıklıyordu "tapi kalkma"yı Cengiz Bektaş.


Babam hayattan tapi kalkmayı öğretti
CENGİZ BEKTAŞ (Mimar)


Türkiye’de mimari denince akla gelen isimlerden Cengiz Bektaş. Bektaş’ın ulusal ve uluslarası düzeyde 25’in üzerinde ödülü var. Şimdi tek amacı babası Hacı Halil Bektaş’tan aldığı dersle hayattan ‘tapi’ kalkmak.

“Babam Türkiye’de bir ilkokul binası yaptırıp devlete armağan eden ilk insandı. Babamdan sonra böyle 125 okul binası daha yapıldı. O zaman ‘Kimse eğitimle ilgilenmiyor, belki ders olur’ demişti. Okul binası tamamlandı, daha sonra da vefat etti zaten. Ama babam asıl dersi bana ölümüyle verdi. Denizlili’ydi. Ölmeden önce eşraftan birilerine kasa bırakmış. Anahtarlar kardeşlerimde. Kardeşlerim de bu kasayı açma görevini bana verdi. Kasayı yalnız açmak istemedim. Yanıma da iki kişi aldım, kasayı açmaya gittim Denizli’ye. Açtığımda kasanın içi tertemizdi, hiçbir şey yoktu. Kardeşlerim içinde bir şey olduğunu ummuştu belki. İşte bu bana hayattan ‘tapi’ kalkmayı öğretti. Hani vardır ya kumarda ‘tapi’ kalkmak tabiri. Ne alacağınız vardır ne vereceğiniz. Boş sandık bu demekti. Çünkü belki içinde içinde 10 milyar para olsa, ‘Vah zavallı biriktirmiş biriktirmiş, yiyemeden gitti’ diyecektim. İşte ben de o günden bu yana hayattan tapi kalkmaya uğraşıyorum.”


yazının devamı :
http://www.hurriyet.com.tr/cumartesi/15070614.asp


bir de TÜM BABALARIN BABALAR GÜNÜ KUTLU OLSUN :)

10 Haziran 2010

.tatil .nokta

çok değil iki gün önce biten kabus gibi teslimlerimi atlattım çok şükür :)
psd,dwg,jpeg,skp formatlarıyla kaybolmuş bir şekildeydim , ama güzel günler geldi :
pzartesi bir arkadaşımın da dediği gibi " neyse yarından sonra dnya daha güzel bir yer olacak"
bir hafta boyunca tutuk bir boyunla yapılanlar bitti.
kocaman bir tatil başladı :)
staj ,tatil,düğün filan

güzel bir yaz geliyor :)

25 Mayıs 2010

yürürken de içme kardeşim !

"Birçok ülkede eğitim seviyesi arttıkça sigara kullanımı azalmaktadır , ama Türkiye'de ise bu durum garip bir şekilde tam tersinde seyir etmektedir."

Evet geçen sene bir televizyon programında biri söylemişti bu sözleri. Hangi kanal,hangi program idi , kim söylemişti hatırlamıyorum. Üniversiteye yeni başlayan ben çevremdekileri gözlemlediğimde ,bu sözü söyleyenin o kadar çok haklı olduğunu görmüştüm ki . Sigara içenler günlük tüketimlerini x2 yaparken ,tek tük içenlerin bayağı bayağı paket taşıdığını gördüm.

Nerden esti peki bu sigara yazısı şimdi?
Bugün bir ödevim için İstiklal'de gizli saklı duran Santa Maria Kilisesi'ne ( Tünel'deki Özsüt'ün yanındaki ,Caramio Milano ile Tramvay Cafe'nin karşısındaki kapıdan giriyorsunuz ) gitmem gerekiyordu. Oradaki işim bittikten sonra okula dönerken İstiklal'den devam ediyordum. İnanılmaz yorgundum , omzumda bilgisayarım elimde maketlerle bir an önce kendimi okula atmak istiyordum .Dalgın dalgın yürürken yüzüme gelen sigara dumanı ile ayıldım - mide bulandırdığı için takım elbisesi içinde yürüyen beyfendiye teşekkürler- .

Küçüklüğümden beri evde gelen misafirler dışında sigara içen olmadı , olsa da sigara dumanı ile karşılaşacağımı bildiğim için kendi tercihim olurdu.Fakat oldum olası yürürken sigara içenlere tabir-i tam da caiz 'gıcık' olurum.'Sigara bir keyif maddesidir benim bildiğim , o kadar mı acizsin 2 dk daha bekleyemiyorsun içmeden' diye geçiririm hep aklımdan. Hele de elinde sigara ile tempolu yürüyormuş gibi elini kolunu sallaya sallaya yürüyenler,kapalı mekanda sigara dumanının oluşturduğu sağlık tehlikesinden çok çok daha fazla tehlike oluşturuyorlar.-bir gün bu konuda karakolluk olursam paylaşırım :)-

Ah yetkililer duysa sesimi de şu sigara yasağına bir daha el atarlarsa yürürken sigara içmeyi de yasaklasalar ...

Ha bir de büyüklerin küçük çocukların yanında sigara içme mevzusu var . Evde sigara içen yok , fakat bizim Küçük Bey eve gelen her sigaralı misafirle birlikte kalemi sigara haline sokmaya başlıyor. Daha da soğuyorum sigaralılardan.

23 Mayıs 2010

Kalksam bilgisayar başından

bugün bir arkadaşımla konuşurken "evde oturmak bana çok yaramıyor , Derya Baykallığım tutuyor" dedim . Cidden de öyle :
Yarına olan teslimim için 2 gündür evde kanepeye pineklemiş bir durumda çalışıyorum. Bir iki saatliğine dışarı çıkıp hava almak dışında zorunda kalmadıkça kalkmıyorum. Gene teslimin bir parçası olan postere koymak için küçükken çizdiğimiz gayet basit güneş çizimi arıyordum ki karşıma önce Burcu Güneş'in bu fotoğrafı çıktı






dikebilir miyim ki diye sordum kendime .










bir de Sun diye aratayım derken


Koo Hye Sun adında bir Japon artistin fotoğrafı çıktı.Son zamanlarda GittiGidiyor'dan Japon stili kıyafetleri takip eden ben, Üstündekine fena vuruldum.
Fena örgü öresim geldi .







Finallerim ,teslimlerim bitse de staja kadar bir şeyler yapsam kendime :)

21 Mayıs 2010

üfff !!!!

İşgüzarlık bazen güzel şeylere de sebep olabiliyormuş , dün bunu gördüm :)

Dün akşamki doğum günü yemeğim için rezervasyon yaptırırken pastayı hallederiz nasılsa diye, ayırtmayı unutmuşum. Tabii ki ellerinde de tüm pasta kalmadığında ellerindekilerle bir şeyler yapacaklardı. Neyse ki pasta ile ilgilenen Özkan Bey bu konuda profesyonel imiş; yarım vanilyalı cheesecake ve yarım muzlu krokanlı pasta birleşimi ortaya bir de çilekli parfe ile bence gayet güzel bir kombinasyon çıktı ortaya :)

21 olan kazanır !

Dün doğum günümdü , 2'nin yanına bir tane de 1 eklendi gece 11'de .

Adettendir , tutulan dilek söylenmez ; ama ilk defa bu kadar çabuk tuttum dileğimi "dilek tut!" bağırışılarına aldırmadan üfledim mumlarımı . Ama bu sefer adeti bozacağım ; dileğim "sevdiklerimin hep yanımda olması" idi . Bir kısmı da olsa yanımdaydılar .

Hep yanımda olun emi :)

18 Mayıs 2010

ansızın !

bugün apayrı iki arkadaşımla apayrı yerlerde ucu bir yerden "ansızın"a varan konular konuştuk .

aklıma esti bir anda aklıma gelen kişilere yazı yoluyla üç-beş arkadaşıma "ansızın diyince aklına gelen ilk şeyi söyle" dedim .


*trenden hiç haz etmeyen ve bugün gitmek konusunda konuştuğum arkadaşım: tren ,çok hızlı diye

*bana ilk ve tek şemsiyemi hediye etmiş olan arkadaşım: şimşek -bugün ıslanmamış ama :)

*finalleriyle uğraşmakta olan arkadaşım: öyle kitlendim ki on dakikadır bekliyorum bi daha okuyunca aklıma belki bir şey gelir diye :)

*geçenlerde ansızın aldığı habere çok kızan ve üzülen bir arkadaşım: korkmak -aniden olan şeyden korkarım ben.

ama benim için aklımdan geçeni en iyi şekilde tatmin eden iki cevap ise şarkı sözlerinden geldi

*aylardır erkek arkadaşından çiçek bekleyen arkadaşım: bir gece ansızın gel yine , elinde mor çiçeklerle =)
-evet birilerine bir şeyleri hatırlatmak lazım :)

ve

*kendisi kabul etmese de içinde bulunduğu şarkı sözünü yansıtan arkadaşım:birdenbire, ama Leman Sam da olabilir dedi Gönül şarkısında sadece bir sefer geçen "ansızın" sözü için . evet karşısına durup durup "ansızın" çıkan çıkan kişi aklından geçiyordu gene muhtemelen.

aklımdan geçeni nasıl anlatsam diye düşünürken "ansızın"ı konuştuğum arkadaşlarımdan biri cevabına parantez içinde " şu anki ruh durumumdan kaynaklanıyor belki ama " diye başladı. evet amacım buydu, sadece "ansızın" ı biraz biraz birilerine göstermekti :)

hepiniz , iyi ki varsınız :)
söz cevabın kimden geldiği hepsi bana, he anlaşılır onu bilemem :)

kork-ma!

korku en yakınınızdır , ama hiç olmasın dediğinizdir.
korku bırakmayı en çok istediğiniz ama asla gerçekleştiremediğinizdir .
korku ansızın karşınıza çıkandır.
korku ansızın yüzleştiğinizdir.

8 Mayıs 2010

yavrum, hava karardı mı ?

Dün akşam okuldan çıktım , otobüs mesafemi azaltıp yürüme mesafemi arttırdığım yoldan dönüyordum.
Saat 8 buçuk sularıydı ,eve doğru yürürken bir anda çok da yakınından geçmediğim bir amcanın sesini duydum.

"Yavrum hava karardı mı ?"

Bana sormadığının farkında olarak yürümeye devam ederken kavradım.

Sersemledim.

Yürümeye devam ederken gördüm amcanın sol eliyle yere dik tuttuğu değneğini.

Renklere şükrettim.

kendime kendimden doğum günü hediyesi

Bu sene doğum günümde bir değişiklik yapıp kendime hediye almaya karar verdim - doğum günüm çok yakında :)-

İnternetten farklı hediye arayanlara bir alternatif olan sevgiliye hediye adresinden sitenin konseptine biraz aykırı olsa da beğendim bile kendime bir tane :)



Şef Medihanım yazdırmayacağım o kadar iddialı değilim , şimdilik Medihanım ile kalacağım.
=)

2 Mayıs 2010

tadım'ın yeni reklamları

cuma günü annemin yeni aldığı yemek dergisini karıştırıyordum.Dergilerde sayfa başı çıkan reklamlardan pek de haz etmeyenlerdenim tabii ki de .Ama bu sefer ki çok hoşuma gitti.
Sade.
Kısa sloganlı.
Nokta atışlı




iki üç sayfa daha çevirdim , yemek tariflerinden kendimi alamıyordum ki
karşıma bir yenisi daha çıktı:




ikinci reklamla tabii yazın günde 250 gram çekirdek yiyebilme kapasitesine sahip olan ben "ahhh çekirdekkk!! " diye iç çektim.

=)

not1: reklamların altında el yazısı ile "elinden bırakamazsın." yazıyor. tarayıcım olmadığı için biraz da derginin sayfa hareketi ile çok net çıkmamış olabilir.
not2: okulun bitmesi yaklaşırken gene yemek yapmaya niyetlendim.arkadaşlarıma duyrulur =)

26 Nisan 2010

bahar .. gitmek ..

az önce bilgisayarımın başına oturdum . bir arkadaşımın blogunda
"kaçmak
için sebeplerim vardı.kaçtım."
yazısını gördüm . yazının devamını okumadım ,sadece fotoğrafın yanına ilişmiş bu yazıyı gördüm.

Bu bahara kadar , her bahar kaçıp gitmek isterdim.
Can Yücel'in Gitmek şiirinin son dörtlüğünü okur okur dururdum

"...
Ben her bahar aşık olmam ama
Her bahar gitmek isterim.
Gittiğim olmadı hiç,
Ama olsun... İstemek de güzel."

Küçük büyük ,herhangi bir yer kaçıp gitmenin hayalini kurardım.Can Baba'nın da dediği gibi "gittiğim olmadı hiç". Bu bahar gitmek için daha çok nedenim varken gidesim hiç gelmedi ,geleceği de şimdilik yok gibi .

Galiba bu bahar Can Baba'yı dinlemeyeceğim, bu bahar diğerlerinden farklı olarak sadece kendim değil , isteklerim de burada kalmak üzerine :)

31 Ocak 2010

oyyy iki ay olmuş neredeyse !!!
bir blogum vardı biliyorum , hatırlıyorum . ama finaller teslimlerin arasında onu da kaybetmişim .
daha tatile gireli birkaç gün oldu
hemen toparlanıp yazacam sevgili blogum =)

yapılan güncel aktivite :
örgü örmek .
delicesine .
sabah akşam hem de =))

en yakın vakitte canlandıracam seni =)