Sayfalar

18 Nisan 2012

Yeşil Erik İstiyorum (nokta)

Gönül isterdi ki şu yazıyı ekşiliğinden yüz kaslarımın hepsini çalıştıran, istemsiz mimik yaratan, bol tuzlanmış yeşil erikleri kart kurt yerken yazayım, ama maalesef üzerine bir bardak soğuk su içerek başlıyorum yazıma.

Geçen hafta kadın programlarından birçok doktorun "ananas selülite iyi geliyor" demesinden sonra cağnım İstanbul'da anans satışları patladı heralde. Butik süpermaketlerde bile ananas satılmaya başladı.Hem de "kampanya Ananas 4TL" diyerek. Gel gelelim ki tropikal meyve olan ananas 4 tl ye satılırken , canım papaz eriklerimin kilosunun 50 tl'ye satılıyor olmasını şaşkınlıkla izliyorum. -Gerçi bu inmiş hali 2 hafta önce 200 tl'ye satılıyordu.

Bir de meyve çeşitliliği konusunda gayet yol katettik galiba; ananas,hindistan cevizi,avokado,pepino,lime,kuşkonmazı gayet her yerde bulabiliyoruz. - muz ve kiviyi artık bizden sayıyorum :)- Darısı pitaya'nın da başına demek istiyorum.







Pitaya ile garip bir tanışmam oldu aslında. Geçen sene DM - Avusturya ve Almanya'daki yaygın bir kozmetik market zinciri- marka bir deodorantın ambalajında görmüştüm, kokusu hoşuma gitmişti. Şans eseri çok sonra karşıma çıktı pitaya bir tropikal meyve marketinde. Onca meyve arasından onu merak ettim - seni seçtim Pikaçu gibi oldu :)- Tadı da çok güzeldi. Ne zaman İstanbul'a uğrar acaba pitaya?





(pembe pitayadan)




Belki çok oluyorum ama ne zamn bu fotoğraftaki gibi bir meyve pazarımız olur ? Taze,iyi aynı zamanda uygun fiyatlı rengarenk meyvelerin olduğu?
(Barselona'dan adını unuttuğum büyük kapalı bir yiyecek pazarından)


Hadi şu iki isteğimden bir süreliğine vazgeçebilirim, ama bir an önce yeşil eriklere kavuşmak istiyorum. - Geçen sene Avusturya'da da kana kana yiyemedim zaten,Türk marketine geldiğinde çoktan tatlanmışlardı.


**bu arada tropikal meyveler hakkında da bir site buldum : buyrun burdan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder